PDK - XOYBUN
KÜRD SİYASETİNDE BAZI ZORUNLU ÇIKMAZLAR. 25. 12. 2004 - Dr. Fahrettin Adsay — Kürtler daha tarih kitapları yazılmamışken bugünkü topraklar üzerinde yaşıyor du, bazıları aclık ve kuraklık yüzünden topraklarını terketmemişti bile. Bu, iklimi elverişli ve verimi bol topraklarda medeniyetler yaratan Kürtler defalarca Asyadan ve Aurupadan gelen gelen bir sürü çapulcu saldırgan tarafından istilaya uğradı, medeniyetide defalarce yerle bir edildi . İşkembesi delik İngiliz Laurens of Arabien yardımıyla Osmanlı İmperatorluğunu parçalayıp tahta üzerinde çizgi çizer gibi devletler kurup Arap şeyh ve despotlarını devlet sahibi yaparken, Kürtlere ise tarihin kazığını bir daha yemek düşecekti. Dünyanın en büyük zenginlik kaynağı Potrolun sahibi Kürtler yine Dünyanın en fakir, her türlü haklarından yoksun kalacaktı. Kürde düşmanlık Kominist içinde, Kapitalist içinde büyük bir çıkar kaynağıdır çünkü. Ezilmiş, onuru rencide edilmiş, hiç bir İnternesyonal antlaşma veya belgede kendisine yaşama hakkı tanınmamış. Kürt köşeye sıkıştırılmış her canlı dişlerini ve tırnaklarını gösterip karşı müdafa saldırısına geçmiştır. Bu temel çıkış üzerinden Kürtler parti ve Örgütleri ortaya çıkıyor. Kürt halkının asi çocukları, ideolojileri ne olursa olsun, baskı ve zulme hayır diyerek öne fırlıyorlardı. Hiç bir birikimleri yoktu,.hiç bir siyasi mirasa konmadılar, en ağır şartlarda siyasi müçadela veriyorlardı, hatasız bir siyasi yol çizip ilerlemeleri mümkün değildi . İşte bundan dolayıdırki özellikle Kuzey Kurdistan parçasındaki Kürtler,”ben baskıya, sosyal ve sınıfsal baskıya karşıyım, ulusların kendi kaderlerinin tayın hakkından yanayım” diyen demogog ve sahtekar kominislerin potasında kendilerini bulacaklardı. Aksi takdirde işçisi, burjuvası, kapitalist üretim araçlar olmayan kürtlere “sosyalizmi” getirmek için bu kadar sol ve komunist partilerinin kurulmasını nasıl açılayabilirsiniz ? Biliyorum birileri “ Efendim kapitalistler daha iyimiydi ? ”. Diyecekler, çevabım şudur: Evet hiç bir kapitalist veya emperyalist devlet kalkıpta; ben ezilen uluslardan, fakirden fukaradan yanayım dedimi ? Sosyalistler bizi bu sloganlarla Kandırmadımı ? Türkiye bir Nato ülkesi olduğu için kapitalizmin kapıları bize kapalıydı. Halkımızın müçadelesini anlatmak için yetmişli ve seksanlı yıllarında çalmadığımız sosyalist parti ve sosyalist devlet kapısı kalmadı. O kapılarmı Kalleşti yoksa bizmi lahnetliydik ?.... bilemiyorum. Kürt parti lideri ve şahsiyeti, her kişi ve Partide olduğu gibi, bir yere kadar mesafe alıyor, yoruluyor veya bitiriliyor. Fakat onların bittiği yerde birileri müçadele bayrağını alıyor ve yoluna devam ediyor. Bundan ne dostun nede düşmanın hiç bir şüphesi olmasın. Çağımızın en büyük dehası A. Einstein’a İsrail devlet beşkanlığını teklif ediyorlar, - Ben politika.ı değilim, devlet başkanı olursam yüzüne gözüne bulaştırırım, diyor ve teklifi redediyor. Her müçadele edenin yanlış yapma hakkıda vardır. Kürt siyeseti yemişli yllardan günümüze kadar hayli ilerleme güsterdiği gibi hayli dokülmeleride gördü, hayli teçrübelerde edinmiştir. Günümüzde yaşanan çıkmaz daha güçlü çıkışların daha modern çalışma yüntemlerinin üzerinde kurulaçak geleçeğin doğum sancılarıdır. 25. 12. 2004 |